Bir soru: İçki içen ve zina eden kimse de Kuran'ın hükmüyle hükmetmemiştir; hatta Kuran bunlara haram hükmü vermişken zina eden yahut içki içen kimse Kuran'ın bu hükümlerine uymaz ve tam tersini yapmış olur. Bu durumda, zina eden yahut içki içen adam müşrik mi olur?
Haram İşleyen Günahkar, Allah'ın Hükmüyle Hükmetmeyenler Kafir Olur
Allah'ın hükmüyle hükmetmeyen kafirleri temize çıkarmak için şeytani maksatla sorulan bu sorunun cevabı Kuran'a göre çok kolaydır.
Öncelikle, zina eden kişi, Kuran'ın hükmüne uymamış olur. Kuran'ın hükmüne uymamakla Kuran ile hükmetmemek birbirinden farklıdır.
Rabbimiz ameli konularda nefislerine uyarak Kuran'ın hükmüne uymayanların günahkar, Kendi hükmüyle hükmetmeyenlerin ise kafir olduklarını belirtir. Çünkü Kuran ile hükmetmeyen, başka bir şeyle hükmediyor demektir. Yani hüküm verme, hüküm koyma konusunda kendi koyduğu hükmü Allah'ın hükmüne tercih ediyor demektir. Bu da ayan beyan küfürdür.
Zina eden, içki içen birisi bunların haram olduğunu bildiği halde zina edip içki içse haram işlemiş olur. Ancak Allah zinanın haram olduğuna dair hüküm indirdiği halde birisi çıkıp "zina helaldir" derse şeksiz şüphesiz kafir olur. İşte bu Kuran'ın hükmüne aykırı hüküm koymaktır. Bunun küfründen şüphe eden de kafir olur.
Zina eden, içki içen birisi; "Zina haram değil helaldir", "İçki haram değil helaldir" diye bir hüküm koyup bunu uygularsa müşrik, tağut ve kafir olur. Çünkü Allah'ın haram kıldığını helal kılmış, Allah'a hüküm koyma konusunda şirk koşmuş olur. Bu tağut severler küfür ameli işleyenleri haram işleyenlerle aynı kefeye koyarak Allah'ın hükmüyle hükmetmeyen kafirleri temize çıkarmak için bin takla atmaktadırlar.
Allah'ın İndirdiğiyle Hükmetmeyenler
Maide suresi 44. ayete dikkat edilirse, ayet Allah'ın haram kıldığı fiilleri işleyenler değil hüküm verenler hakkındadır:
"Şüphesiz Tevrat’ı biz indirdik. İçinde bir hidayet, bir nur vardır. (Allah’a) teslim olmuş nebiler, onunla yahudilere hüküm verirlerdi. Kendilerini Rabb’e adamış kimseler ile alimler de öylece hükmederlerdi. Çünkü bunlar Allah’ın kitabını korumakla görevlendirilmişlerdi. Onlar Tevrat’ın hak olduğuna da şahit idiler. Şu halde, siz de insanlardan korkmayın, benden korkun ve ayetlerimi az bir karşılığa değişmeyin. Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir."(Maide 44)
Zina edenin müşrik olduğunu iddia etmek ayetin zahirine aykırıdır. Ayet, büyük günahları işleyenler hakkında değil, şeriat ile hükmetmeyenler hakkındadır. Allah (CC) burada kendi hududlarını ve kurallarını uygulamayanların kafir olduğunu haber vermiştir.
Tevrat’ta onlara şöyle yazdık: Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş (karşılık ve cezadır). Yaralar da kısastır (Her yaralama misli ile cezalandırılır). Kim bunu (kısası) bağışlarsa kendisi için o keffaret olur. Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridirler.(Maide 45)
Derim ki: Görüldüğü gibi bu ayet de bir önceki ayeti tasdiklemektedir. Demek ki kim Allah’ın bu kurallarından herhangi birisini bir defasında bile uygulamazsa veya buna razı gelirse kafir ve zalim olur. Burada kastedilen zulüm de büyük küfürdür. Nasıl ki bir önceki ayet bunu bu şekilde açıkladığı gibi.
"Kendinden önce gelen Tevrat’ı doğrulayıcı olarak Peygamberlerin izleri üzerine, Meryem oğlu İsa’yı arkalarından gönderdik. Ve ona, içinde doğruya rehberlik ve nur bulunmak, önündeki Tevrat’ı tasdik etmek, sakınanlara bir hidayet ve öğüt olmak üzere İncil’i verdik." (Maide 46)
"(...) Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar fasıkların ta kendileridirler."(Maide 47)
Bu ayet de apaçık bir şekilde, Allah’ın hükmü ile hükmetmeyen kişinin şeriattan çıkacağına delalet etmektedir. İster bir meselede olsun, ister yüz meselede olsun. Hiçbir ayrım yapılmamıştır.
Allah (CC) birkaç ayet sonra da mealen şöyle der:
"Yoksa onlar (İslam öncesi) cahiliye hükmünü mü arıyorlar? İyi anlayan bir topluma göre, hükümranlığı Allah’tan daha güzel kim vardır?" (Maide 50)
Bu ayette Allah (CC) şeriat değil de başka kanunlar ile yönetmenin küfür olduğunu belirtmiştir.
Yani Allah Teala'nın aşağıdaki ayetlerinin hepsi kafirler hakkındadır:
“(...) Her kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar kafirlerin ta kendileridir.”
“(...) Her kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridir.”
“(...) Her kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse iste onlar fasıkların ta kendileridir.”
Bu ayetlerde hükümden kastedilen, bizim bildiğimiz gibi devlet başkanlarının kadıların ve hakimlerin hükmüdür. Tağutları müslüman göstermek için bin takla atanların iddia ettiği gibi hükümden kastedilen büyük günah değildir.
Eğer bu ayetlerde kastedilen, günahların küfür olması konusunda olsaydı, bu durumda bu ayetler Yahudilerin Allah’ın hududlarından bazılarını inkar etmelerinde inmez, bilakis zina etmenin hükmü hakkında inerdi.
Madem ki bu ayetlerin hepsi kafirler hakkındadır, demek ki kim de Allah'ın hükmüyle hükmetmez ise, bu durumda kafir olur.
Büyük günah işlemek küfür değildir. Adı üzerinde günahtır.
Nureddin ÖZDEMİR